Kültür etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kültür etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Kasım 2014 Cumartesi

"Kültür" Üzerine Yazılar

(İlişikte Kültür konusunda yazdığımız yazıların bir derlemesi bulunmaktadır. Derleme EPUB, MOBİ ve PDF formatlarındadır. Şu adresten indirilebilir. https://yadi.sk/d/ZFfEaVnQd2RFp )
Din, Ulus, Uygarlık ve Kültür gibi kavramlar, son yıllarda politika ve sosyal bilimler alanında en çok sözü edilen ve tartışılan kavramlar olma özelliğini kazanmış bulunuyor.
Sadece bu kadar değil, aynı zamanda bu kavramlar sık sık birbirinin yerine veya iç içe de kullanılabiliyor. Örneğin “kültürler ya da uygarlıklar çatışması”ndan veya “kaynaşması”ndan söz edenler, bununla çoğu kez dini veya ulusu kastediyorlar. Öte yandan din çoğu kez ulusal baskıya karşı direnişlerin bayrağı oluyor. “Çok kültürlülük” derken tartışılan aslında ulusun nasıl tanımlanacağı veya “dini tolerans” olabiliyor.
Ne var ki, etrafında en büyük çatışmaların yaşandığı bu kavramların içeriklerinin ne olduğu araştırıldığında, kullanımın yaygınlığı ve çokluğuyla ters orantılı bir belirsizlik ortaya çıkar. Ama bu belirsizlik sadece piyasada bol görülen kullanımlardaki bir belirsizlik değildir,  bilimsel bir belirsizlik de vardır.
Bir kavram pek ala bilimsel olarak net tanımlanmış olabilir ama onun yaygın kullanımı o kavramın sınırlarını belirsizleştirebilir. Örneğin sınıf kavramı, bilimsel olarak üretim ilişkileri içindeki konum ve çıkarlara göre tanımlanmıştır ama onun yaygın kullanımı çoğu kez bu tanıma uymaz ve onun sınırlarını belirsizleştirir. Örneğin insanların gelir durumlarına, ideolojilerine hatta mesleklerine göre sınıflardan söz edildiği görülür.

15 Kasım 2014 Cumartesi

Beyaz Yapılmış Siyah İnsanlar ve Tarih

İnsan türünün (Homo) ve Homo Sapians’in kökeni Afrika. Özellikle de Somali-Etyopya bölgesi ve Güney Batı Afrika (Kalahari’deki Sun halkı muhtemelen 70.000 yıl önce yaşayan ve hepimizin geldiği birkaç bin kişilik popülâsyonun doğrudan ahfadı.) Bugün bile oralarda koyu kahverengi ve siyah arası bir ten rengi egemen.
Dolayısıyla insanın otantik deri renginin koyu kahverengi ile siyah arası olduğu varsayılabilir. Zaten bu konudaki teoriler de bu yönde. Daha koyu (Siyah) ve açık (Beyaz) renklerin daha sonra ortaya çıktığı yönünde genel bir kabul bulunuyor.
Bunun nedeni büyük bir olasılıkla da Güneşin yaydığı mor ötesi ışınlara karşı koruma ve ayrıca deriye rengini veren melanin, D vitamini ve cinsellik arasındaki karmaşık ilişkilerin de bir seçme avantajı sağlaması.

17 Nisan 2014 Perşembe

Marksizm 2014’ten İzlenimler ve Terry Eagleton’un Konuşması Üzerine Notlar

Aslında Marksizm’in ve sosyalist hareketin sorunlarını değil de Türkiye’deki demokrasi mücadelesinin kimi sorunlarını tartışmaya yönelik; Marksistlerden ziyade liberallerin tartıştığı; ama adı hala Marksist geçmişin bir kalıntısı olarak (kuyruk sokumu ya da kör bağırsak gibi) Marksizm olmaya devam eden, Devrici Sosyalist İşçi Partisi’nin (DSİP) her yıl örgütlediği Marksizm etkinliğinin bu yılki “en baba” konuşmacısı Terry Eagleton’du.
Bu “en baba” sözü kimseyi kızdırmasın.
Zamane ruhunun her şeye sinmişliği, zamane ruhuna en karşı olduğunu düşünenlerin bile davranışlarında görülüyor ve onlar bu zamane ruhunun taşıyıcıları olmaktan kurtulamıyorlar.
Sosyalizmin ruhundaki eşitlikçiliğin bir ritüel olarak bile unutulduğu ve yok olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Örneğin HDP kongresinde protokol diye bir şey var. Adı bilinenler ve vekiller en önde kendilerine ayrılmış yerlerde oturuyor; konuşmacılar olarak sıradan bir üye gibi sıraya girip söz hakkı almadan protokolde önceden uzun konuşmalar yapıyorlar ve bu hiç kimseyi rahatsız etmiyor.
Aynı durumun bir başka versiyonu Marksizm 2014’ün afişinde de görülebilir. En üstte “en baba” harflerle Terry Eagleton, Alex Callinicos ve Sırrı S. Önder, sonra daha küçükçe harflerle Ahmet Ümit falan; ondan sonra da giderek küçülen harf sırasıyla diğer konuşmacılar.