Dün Der Spiegel dergisinde Özlem Türeci ve Uğur Şahin ile yapılmış uzun bir söyleşi vardı. Söyleşi Der Spiegel’in basılı biçiminin kapağının da konusu olmuş.
Aslında oldukça iyi hazırlanmış ama söyleşiyi yapanın ve Der Spiegel’in dar görüşlülüğünü de
yansıtan bir söyleşi. Örneğin koskoca söyleşiden, Der Spigel’in öne çıkardığı, Almanya’nın yeterince aşı alacağı gibi
kaba bir ulusal bencillik ve dar görüşlülükle malul. (Tabii Türeci ve Şahin’in
göçmen çocuğu olmasının da derinden bir iması.)
Halbuki söyleşinin bu bölümünde, Şahin özellikle soranın kurduğu tuzağa düşmemek için, vurguyu ülkelere değil, dünya ölçüsünde önceliği olanlara yapıyor.