Bundan birkaç ay önce, Genel
Görecelik Kuramı’nın ilk kez açıklanışının yüzüncü yılını vesile ederek,
genel olarak Teoriye ve özel olarak da Marksist Teoriye ve onun sorunlarına dikkati
çekmek için yazdığımız “Fizik
ve Marksizm (Genel Görecelik Kuramının Yüzüncü Yılı Vesilesiyle)” başlıklı
yazıda, geçer ayak şunları yazıyorduk:
“Newton’un çekim
kuramında, zaman ve uzay, içinde nesnelerin ve olayların yer aldığı onlardan
bağımsız bir sahne gibidir.
Genel Görecelikte ise,
uzay-zaman maddenin ayrılmaz bir bileşeni veya özelliği olur; onunla karşılıklı
etkileşim içindedir. Kütle uzay-zamanı eğer, eğilmiş uzay zaman kütlenin
hareketini karşı olarak etkiler. Bu çok derin, diyalektik ve devrimci bir
kavrayıştır.
Genel Görecelik
Kuramı, şu ana kadar bütün sınavları başarıyla geçti.
Ancak hala önünde
ciddi imtihanlar bulunuyor. Ne var ki, her ne olursa olsun, ilerde daha yetkin
bir kuram çıkarsa, bu tıpkı, Newton’un çekim kuramının, Genel Göreceliğin özel
bir hali olarak geçerliliğini koruması gibi, o daha geniş kuramın bir özel hali
olarak koruyacaktır muhtemelen. Karanlık Madde, Karanlak Enerji, Gravitasyon Dalgaları gibi henüz varlıkları
deneyle kanıtlanamamış varsayımlar, önümüzdeki yıllarda fiziğin yoğunlaşacağı
ve bu kuramın tekrar sınanacağı alanlar olacaktır.” (Fizik
ve Marksizm)