18 Mart 2020 Çarşamba

Erdoğan'ın konuşması binlerce insanın ölüme terk edileceğinin sinikçe ilanıdır


Erdoğan’ın konuşması onun derdinin insanlar ve onların yaşaması değil, milletin ve devletin yaşaması, kar ekonomisinin devamı olduğunun açık ilanıdır.
Bizzat kendi sözleriyle bunu nasıl ifade ve itiraf ettiğini görelim.
Erdoğan sorunun adını yanlış koyarak, yanlış tanımlayarak halkı yanıltmakta ve yanlış bir hedef tanımı yapmaktadır.
Erdoğan sorunu "hastalığın kontrol altında tutulması" ve "hastalığın salgın haline dönüşmesini engelleme"  olarak tanımlamaktadır.
Dünkü yazımızda, sorunun tanımını, hastalığın yayılmasını yavaşlatma olarak yapmamanın iktidarın oyununa gelmek olacağını muhalefete hatırlatıyorduk.
Tam da dediğimiz gibi oldu.
Muhalefet önce şu gerçeği halka açıklamalıydı: bu "hastalığın kontrol altında tutulması" mümkün değildir, "salgın haline dönüşmesi" engellenemez. Ortalama olarak nüfusun yüzde yetmişi enfekte olana kadar hızla, geometrik diziyle, toplumu gibi değil, çarpma gibi artarak hızla yayılır.
İnsan hayatına değer veren bir ülkede yapılması gereken ve yapılması mümkün olan, bu yayılma hızını yavaşlatıp, yoğun bakım gerekecek hastaları kapasitenin altında tutabilmektir.
Sorunu bunun haricinde, “hastalığı kontrol altına almak”, “salgın haline dönüşmesini engellemek” olarak koymak, ölen ölür kalan sağlar bizimdir demektir.