24 Aralık 2013 Salı

Anlaşılmayan Temel Konu: Yapı

Türkiye’nin Sosyalistinin de, Liberalinin de, İslamcısının da, Demokratının da anlamadığı temel sorun şudur: insanların dürüst olacağı veya olması gerektiği varsayımı üzerinden herhangi bir toplumsal yapı oluşturmaya kalkmak yanlıştır. Yapıyı değiştirme, köklü temel değişiklikler yapma; sonuçlarla değil nedenlerle mücadele gibi bir derdi olmayanlar; aksine bunu tehlike olarak görenler, tartışmayı ve gündemi ahlak ve namusa çekerler; insanları, partileri, örgütleri vs. dürüst ve ahlaklı olmadıkları açısından eleştirirler.
Marksizm ise, insanların düşüncesini belirleyen varlıklarıdır der. Yani yapıyı değiştirmeden, insanlara ahlaklı ve dürüst olmayı vaaz etmek hiçbir sonuç almaz ve yenilgiye mahkûmdur der.
Bütün dinler ve uygarlıklar tarihi Marksizm'in bu önermesinin bir doğrulanmasından başka bir şey değildir. Ne Hıristiyanlığın ne de İslam’ın insanları ahlaklı ve adil olmaya çağıran özü, insanların adaletsiz, ahlaksız ve namussuz olmalarını engellememiştir.