Bilim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bilim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Mayıs 2019 Pazartesi

Ulus’un, Din’in ve Toplum’un ne Olduğunu Anlamak Niçin Çok Zordur ve Çok Önemlidir?


Önce okuyucuya pek alışılmamış birkaç soru:
Ulus hakkındaki tanımınız ulusçuların ulus tanımıysa ve siz bunu bilmiyorsanız, ulusun ne olduğunun sosyolojik (bilimsel) bir tanımına nasıl ulaşabilirsiniz?
Din’in ne olduğuna ilişkin tanımınız bir Din’in Din tanımıysa ve siz bunu bilmiyorsanız, Din’in ne olduğunun sosyolojik (bilimsel) bir tanımına nasıl ulaşabilirsiniz?
Toplum hakkındaki tanımınız, bu modern toplumun kendisini tanımlamasıysa ve siz bunu bilmiyorsanız, Toplum’un bilimsel ya da sosyolojik bir tanımına nasıl ulaşabilirsiniz?
Yani ulus tanımınızın ulusçuların ulus tanımı, din tanımınızın kendini bu tanım aracılığıyla var etmiş bir dinin din tanımı, toplum tanımınızın bu modern toplumun toplum tanımı, yani aslında kendisinin kendisi hakkındaki tanımı olduğunu da bilmiyorsanız ve bunun farkında değilseniz, bunun farkına nasıl varırsınız? Bunu nasıl bilebilirsiniz?

15 Kasım 2017 Çarşamba

Bir devrimin Eşiğinde(3) - Bilim Kavramının Bilim dışılığı, Bilimdeki Sabitler ve Öngörüler Üzerine

Bir Devrimin Eşiğinde” yazı serisinin ilk iki yazısından sonra gelen yorumlara bakınca, yazdıklarımızın neredeyse hiç anlaşılmadığını; biraz fantezi, biraz bilim kurgu ya da son zamanların şişirilmiş “Sapiens” ve “Homo Deus – Yarının Kısa Tarihi” gibi popüler kitapların yazarı Yuval Noah Harari’nin yazdıkları gibi değerlendirildiğini gördük.
Bu durumda kısa bir parantez açıp, bazı kavramları açıp, biraz açıklama yapıp, uyarılarda bulunup, ondan sonra devam etmek gerekiyor.
Elbette böyle bir anlaşılmamayı beklemiyor da değildim, yazılarımı beğenen veya eleştirenlerin aslında yazıları anlamadan beğendiği ve eleştirdiğini sürekli gördüğüm için şaşırtmadı.

11 Ekim 2016 Salı

Yirmi Birinci Yüzyılda Din - İndirip Dinleyebilmek için ses dosyası olarak

Akıllı telefonlarla kolayca dinlenebilmesi için ilk elde videoları sadece ses dosyası olarak yükleyeceğim. Ayrıca bu ses dosyaları isteyen tarafından indirilebilecek, böylece sürekli online gereği olmadan da dinlenebilecek.
Aşağıda 2014 yılı Mart ayında Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesinin daveti üzerine orada yaptığımız Din konusundaki sunuş yer alıyor. Elbet isteyen Youtube'dan görüntülü olarak da izleyebilir. Din konusundaki ezberlerin bozulması ve bizim temellendirmeye çalıştığımız bilimsel ve Marksist din teorisini kavramak bakımından bir giriş gibi kabul edilebilir.

13 Mayıs 2016 Cuma

Doğa Boşluk Sevmez mi?

"Doğa, Toplum, Bilim ve Politika"nın bu "Doğa Boşluk Sevmez mi?" başlıklı bu ikinci programında, doğa yasalarından hareketle toplumsal süreçleri açıklamaya kalkmanın yanlışlığını örnekliyoruz.
Video (Görsel) olarak da, sadece sesli (akustik) olarak da izlenebilir.



Aşağıdaki podcast adresinden sadece sesli olarak izleyebilirsiniz.

31 Ağustos 2014 Pazar

Politikam Bilimseldir Bilimim Politik (“Karaburun Bilim Kongresi” ve “Marksizm'in ve Sosyalizmin Sorunları Sempozyumu” Üzerine Çeşitlemeler – (2)

“Ahlakım Politiktir, Politikam Ahlaki”
Leon Troçki
“Ahlaki ilkelerimizin kaynağı proletaryanın sınıf mücadelesi gerçekleri ve ihtiyaçlarıdır.” Lenin

Bilim ve politikanın ayrı şeyler olduğu bugün adeta bir “Lapalis hakikati” gibi görülen yaygın ve egemen bir görüştür.
Bizim iddiamız ya da tezimiz veya temel önermemiz ise, bizzat bu ayrılığın kendisinin bilim dışı ve politik olduğu; yani bir ideoloji daha da doğrusu bir dinin temeli olduğudur.
Çünkü her şeyden önce bu kavrayıştaki bilim (ve politika) kavramlarının kendisi bilim dışıdır.
Bizlerin bugünkü bilim kavramı Aydınlanma ile oluşmuş ve kafalara yerleşmiştir. Örneğin bu kavrayışa göre, bir inanç (din) vardır, bir de bilim; bunlar zıtlık içinde ve birbirine karşı olarak koyulur.

4 Eylül 2013 Çarşamba

Nişanyan’ın “Din ve Akıl Semineri”ne Hariçten Gazeller (2) - Yanlış Anlamaları Önlemek İçin Başlangıç Notları

Nişanyan’ın “Din ve Akıl Semineri”ne yapılan ilk başlangıç eleştirisini Sayın Nişanyan nezaket göstererek Facebook’taki sayfasında paylaştı.
Gerek paylaşırken kendisinin koyduğu not, gerek sonradan birçok okuyucunun yazdıkları notlar, birçok önyargı ve yanlış anlama olduğunu gösterdi. Eleştirinin özünün kaybolmaması ve gereksiz yan yollara sapmaması için, yanlış anlamaları gidermek, önce “mıntıka temizliği” yapıp alanı “molozlardan” temizlemek gerekiyor. Bu yazıda kısaca bunu deneyelim.
*
Birincisi, Sayın Nişanyan’a eleştiri Nişanyan’ın kişiliği ile ilgili değildir.
Çünkü genellikle birisinin görüşleri eleştiriliyorsa bu ona bir düşmanlık gibi kavranmaktadır. Kimi yorumlarda görüleceği gibi, kimi hayranları ya da okurları eleştiriyi böyle kavrama eğilimi göstermişlerdir.
Nişanyan şahsen çok değer verdiğim, bu çorak topraklarda benzerine nadir rastlanan, çok yönlü, yaratıcı, enerji dolu, provakatif ve daha burada saymakla tükenmeyecek özelliklere sahip bir kafadır.

1 Eylül 2013 Pazar

Nişanyan’ın “Din ve Akıl Semineri”ne Hariçten Gazeller

Neredeyse bundan on yıl önce, 2004 Yılında “Tersinden Kemalizm – İsmail Beşikçi’nin Eleştirisi - Alevilik, Din, Ulus, Bilim ve Politika[1] başlıklı kitabımızda din konusundaki klasik yaklaşımları alt üst eden ve Din’i bir inanç olarak tanımlamanın, bunun için de bir akıl ve inanç (veya özel ve politik) ayrımı yapmanın[2], bu kategorileri toplumsal örgütlenmenin aracı olarak kullanmanın bizzat kendisinin modern toplumun dini olduğunu keşfetmiştik.
Bu keşfin bütün bilinenleri ve yaygın yargıları alt üst eden sonuçları vardı. Bu sonuçların en önemlilerini “Marksizm'in Marksist Eleştirisi” adlı kitabımızda ilk kez sistematik olarak açıklamayı denedik. Ayrıca çeştli yazılarımızda konuya tekrar tekrar dönerek, bu sonuçları sistemleştirme çabamızı sürdürdük.