Türkiye’de Sosyalist de, İslamcı da, Liberal de, Kemalist de
demokrat değildir ve aslında nesnel olarak demokrasiye karşı savaşır.
Neden ve nasıl?
Örneğin şimdilerde “cemaatin” devleti ele geçirmesinden onun
içinde gizli bir yapı oluşturmasından şikâyet ediliyor. Bu, dün ulusalcıların
ve CHP’nin şikayetiydi, şimdi hükümetin.
Liberaller Ergenekon’dan, devletin yasa dışı bir örgütün
eline geçmesinden şikâyet ediyorlar.
Müslümanlar, Masonlardan, onların devleti ele geçirdiğinden şikâyet
ediyorlar.
Sosyalistler burjuvaziden veya emperyalizmden, onların
devleti ele geçindiğinden; onların devlet içindeki gizli yapılarından şikâyet
ediyor.
Gerçek bir demokrat ise, devletin bürokratik kayırmalar,
tayinler vs. ile ele geçirilebilir olan yapısından
“şikâyet” eder; bu yapıya karşı mücadele eder.
Kendisiyle mücadele edilecek hedefi olarak, devleti “ele
geçirenleri” cemaati veya diğerlerini değil; devleti ve onun yapısını nişan tahtasına koyar.
Gerçek bir demokrat cemaatlerin veya partilerin hatta gizli
mason örgütleri benzeri yapıların ve kötü niyetlilerin “devleti ele geçirebilme”
özgürlüğünü savunur.