Defalardır yazdık, egemen sınıflar, güçler, hatta kişiler,
kendi egemenliklerin sonunu dünyanın sonu olarak görürler ve onu savunmak için
dişleriyle, tırnaklarıyla savaşırlar; her şeyi göze alırlar. Bütün tarih bunun
kanıtlarıyla doludur. (Devrimler aslında dünyanın en kansız olaylarıdır. Eski
düzen dalında olmuş bir elma gibidir, küçük bir esinti onun düşmesine yeter.
Ama sonra, sonu gelenlerin bu sonu geciktirmek için korkunç direnişi başlar. Bu
direnişi kırmak için devrimlerin kendini savunması, devrimin kendisiyle
karıştırılır genellikle tarihçilerce ve genel imgelemde.)
Erdoğan’ın da durumu budur. O artık geri gidemez. En küçük
bir geri adım; en küçük bir zayıflık belirtisinin sonu olacağını bilmektedir. Bu
nedenle daha ileri gidecek, her adımda daha tehlikeli sonuçlar doğuracak
adımlar atacaktır.