Topu topu iki yıl geçti Öcalan’ın Diyarbakır’da Newroz
alanında mesajının okunmasından ve “Barış Süreci”nin başlamasından beri. O
tarihlerde yazdığımız bir seri yazıya “Ortadoğu
Devrimi Başladı” diye bir başlık
koymuştuk.
Bugün geriye bakınca ağır ağır gelişen bir devrim süreci
daha iyi görülüyor. “Ortadoğu Devrimi”nden dünyanın anladığı, “Arap Baharı”. Bu,
dünyanın henüz göremediği bir devrim süreci.
Biz o yazıyı yazdığımızdan beri iki büyük alt üstlük oldu.
Yazımızın mürekkebi kurumadan, Türkiye’deki Aleviler ve Laik şehirliler Erdoğan’a
karşı Gezi Ayaklanmasını gerçekleştirdiler. Bir yıl sonra Kürtler Kobani için
ayaklandılar ve ardından Kobani Zaferi kazanıldı.
Bu iki ayaklanma da hem dünyanın hem de bu ayaklanmaların
aktörlerinin dünyayı kavrayışında derin değişikliklere yol açtı.
Ama bu iki ayaklanma da, henüz birbiriyle senkronize değildi
ve birbirinden kopuk hatta belli bir ölçüde birbirine karşı şerbetli
(bağışıklıklı) kalmıştı.
Şimdi 7 Haziran seçimlerinde bu iki ayaklanma, bu sefer bir
arada ve senkronize olarak seçim sandığı aracılığıyla bir üçüncü “ayaklanma”ya
hazırlanıyor.