13 Aralık 2017 Çarşamba

Bitcoin’in ve Blockchain Teknolojisinin Mucidi Satoshi Nakamato İle Söyleşi

Bitcoin’in ekonomi politiği üzerine yazmaya başladığımız bu yazı serisin henüz başındayız.
Bitcoin denen olguyu anlamak için önce Marksist para teorisine girmek gerekecektir. Var olan kavramların bu yeni olguyu açıklayacak ve evrimini öngörecek bir temel sunup sunmadığına bakılacaktır.
Ama bir yandan da bilgi kirliliğine karşı orijinal metinlere de yer vermeye çalışacağız.
Bu bağlamda muhtemelen ilerde adı gerçek bir dahi olarak anılacak, kadın mı erkek mi, yoksa bir grup programcı mı olduğu bilinmeyen Satoshi Nakamato’nun ne gibi düşüncelerle bu parayı oluşturduğuna ilişkin olarak birinci dereceden bir bilgi son derece önemlidir.
Aşağıdaki metin Satoshi Nakamato’nun “başka işlerle uğraşacağım” diyerek yok olmasından önce yaptığı çeşitli yazışmalarından derlenerek oluşturulmuş bir hayali söyleşi. Yani Satoshi Nakamato’den yapılmış orijinal alıntıların bir söyleşi biçiminde derlenmesidir.
Söyleşi Phil Cmampagne’nin “Book of Satoshi” adlı kitabında yayınlanmış.
Biz de bunu Aaron Koenig’in “Bitcoin – Devletsiz Para” başlıklı kitabından çevirdik. Almancamız mükemmel değil. Bu nedene yetersiz bir çeviri olabilir ama daha iyisini yapacak bir hayırsever çıkana kadar bu bir fikir vermeye de yeter.

Ne Yapmalı? Bekir Ağırdır’ın Tespitleri ve Çıkış Yolları (Bu sıkışmışlıktan nasıl çıkarız?)

Türkiye’de (aslında Dünyada da) demokratların ve muhalefetin en büyük zaafı bir program ve stratejisinin olmamasıdır. Ama bu zaafın aşılmasını engelleyen daha büyük bir zaaf daha vardır: bir program ve strateji olmadığını görmezden gelmek ve dolayısıyla bir program ve strateji tartışmasının bile yokluğu.
Öncelikle bu yokluğu yok etmek gerekiyor.
Bekin Ağırdır, Türkiye’nin aydın standartlarının üzerinde; Türkiye’de demokrasi mücadelesi vermeye çalışan herkesin ciddiyetle izlemesi gereken bir araştırmacıdır.
Ama sadece bir araştırmacı değildir, angaje bir demokrattır da.
Bekin Ağırdır’ın demokrasi mücadelesinin tıkanmışlığına ve aynı zamanda nasıl bir potansiyelin de var olduğuna ilişkin sunduğu veriler son derece önemlidir.

10 Aralık 2017 Pazar

Bitcoin’in Ekonomi Politiği (1)

Bundan bir süre önce, 29 Ağustos tarihinde, kendisi İngiltere’de bir üniversitede araştırmalar yapan bir okurum Facebook Messenger ile bana şu mesajı yollamıştı:
 “Merhaba Demir Hocam, Bitcoin adında yeni bir para birimi var (…). Bunun reel geçmisi 3-4 yıl. Henüz Marksist bir değerlendirme yapılmış değil. Bunun için. nette baktım yok. Eminim siz bunu çok iyi yaparsınız. Ve İngilizce yayınlarsanız, birçok çevreye ulaşabilirsiniz. (…) Küçük bir öneri. Sağlıcakla.”
Bu mesaj epeydir kafamda olan, Bitcoin konusuna ciddi bir biçimde yoğunlaşmak için bir vesile oldu.

8 Aralık 2017 Cuma

Bir Devrimin Eşiğinde (7) – Ateşin İnsan Oluş Sürecindeki Önemi ve Kıvılcımlı’nın Yanılgıları (2)

Önceki yazıda Ateş’in de tıpkı el baltası ve sopa gibi bir araç değil, canlı gibi bir cansız organ olduğuna, toplumu biçimlerini değil, canlı türlerini değiştirdiğine, bunun insan türünün oluşumundaki önemine değinmiş ve ateş olmadan bugünkü insan anatomisinin açıklanamayacağını, vücudun enerjisinin yüzde yirmisini harcayan beynin (zekanın) tamamen fiziksel ve matematik olarak hesaplanabilir sınırlar nedeniyle, bu şekilde gelişemeyeceğini göstermiştik.
Bu yazıda Kıvılcımlı’nın (ve Engels’in) bu süreci ele alışında aynı mahiyetteki temel metodolojik ve kavramsal yanılgılarına değineceğiz.
Burada Metodolojik ve Kavramsal sözcüklerinin altını çizmemiz gerekiyor.

6 Aralık 2017 Çarşamba

Bu Rejime Ancak Kitlesel Sivil Direniş Hareketleriyle Son Verilebilir

Erdoğan’ın diktatörlüğüne seçimler ile son verilebileceğini düşünenler ve stratejilerini buna oturtmaya çalışanlar Erdoğan’ın suç ortaklarıdır.
Erdoğan’ı seçimlerde yenebilmek için bile, şimdiden ona karşı sivil direniş hareketleri başlatmak gerekir ki bu hareketlerin sonucunda oluşacak kıta kaymaları, güç dengesi değişimleri seçim sonuçlarında ifadesini buldun.
Seçimler gerçek güç ilişkilerinin sadece bir anlık tespitinden başka bir şey değildirler.
Seçimlerin sonuçları güç ilişkilerini değil, güç ilişkileri seçimlerin sonucunu belirler.

30 Kasım 2017 Perşembe

#İSTİFA’nın Zamanıdır

Erdoğan’ın başkanlık seçimiyle veya uluslararası sıkışmışlığı sonucunda devlet için taşınamaz bir yük oluşuyla vs. bulunduğu mevkii terk edeceğini düşünmek, sahte hayaller yaymaktır.
Çünkü Erdoğan için geri dönüş yoktur. En küçük bir geri adım, bir zaaf belirtisinin sonu olacağını herkesten iyi bilmektedir.
Bulunduğu yerde kalmak için HERŞEYİ yapmaya hazırdır.
Bugüne kadar yaptıkları bunu gösterir.
Erdoğan bir tek şekilde iktidardan uzaklaştırılabilir: Milyonların katıldığı sivil bir yurttaşlar hareketiyle.
Şu an Erdoğan’ın #İSTİFA’sını talep eden; bayrağı ve parolası bir tek #İSTİFA sözcüğünden oluşan bir sivil direniş hareketinin oluşması için şartlar olağanüstü uygundur.
Ayrıca Erdoğan Kılıçdaroğlu’nun iddialarını ispat etmesi durumunda, #İSTİFA edeceğini söyleyerek bu silahı bizlere kendi eliyle vermiş bulunmaktadır.

29 Kasım 2017 Çarşamba

Bir Devrimin Eşiğinde (7) – Ateşin İnsan Oluş Sürecindeki Önemi ve Kıvılcımlı’nın Yanılgıları (1)

Bildiğimiz kadarıyla Kıvılcımlı, Engels ile birlikte Maymun’dan insana geçiş sürecine kafa yormuş ve bir şeyler yazmış tek Marksist’tir[1].
Engels insan olma sürecinde “emek” kavramı ile dolaylı olarak taş balta ve sopanın önemi üzerinde durmuştu ve bu görüşüyle çağdaşlarından çok ilerdeydi.
Ama Engels, bu nesnelerin biyolojik kategorilerle ele alınması gereken birer organ olduklarını görememiş ve onları sosyolojik kategorilerle ele almış, birer üretim aracı olarak değerlendirmiş ve bu nedenle de insan olma sürecinde “emeğin rolü”nden söz etmek gibi çok ciddi bir yanlış yapmıştı.
Kıvılcımlı ise aletin yanı sıra Ateş üzerinde durmuştur ve Engels’in, kendi zamanında dik durma ve kavramanın önemini görmede öncü olması gibi, ateşin önemi ve eskiliğini birçok antropolog ve paleoantropologtan daha önce vurgulamasıyla bir öncüdür.