Sosyalistlik ya da Marksistlik demek devlet, millet ve sermaye düşmanlığı demektir. Ama bu işin başıdır.
Gerek şartıdır. Sosyalist ya da Marksist olabilmek için ikinci şart: önce “kendi” devletine, “kendi” milletine ve “kendi”
burjuvazine veya egemen sınıflarına düşman olmaktır.
Genelkurmayın psikolojik savaş dairelerinde oluşturulmuş
ulusalcı sosyalizm en büyük ideolojik dayanağını, millet ve devlet düşmanlığından arındırılmış bu sözde “Marksizm” ya
da “sosyalizm”de buldu.
Genelkurmay’ın egemenliğini sürdürmek için gerekli ideolojik
argümanları 68’lerin kimi taktik sloganlarında bulması, zaten kapıkullarının
çocukları olan ve kapıkulu olmak üzere yetiştirilmiş, gençliklerinde sola
bulaşmış orta sınıflarca Genelkurmay’ın anti-emperyalistleşmesi gibi görüldü.
Böylece hepsi birer devlet yalakası olurken kendilerinin
değil, yalakalık yaptıkları devletin değiştiği düşüncesiyle gençlik ideallerine
bağlı oldukları yönünde bir vicdan rahatlığı içinde bulundular.