İki gün önce, sadece Öcalan’a karşı Komplo’nun değil, aynı
zamanda Che’nin (9 Ekim 1967) öldürülüşünün bir yıl dönümüydü.
Bu yıl dönümünde, epey önce, Che’nin Motosiklet Günlükleri
kitabının uyarlamasından yapılmış film vesilesiyle yazdığım bir yazıyı tekrar
yayınlamak ve bunun girişinde de Simurg imgesi ile anlatılanın da aslında o
yazıda anlatılan olduğuna değinmek ve karınca kaderince yeni kuşaklara binlerce
yıllık doğu uygarlıklarının ve devrimci geçmişin kimi kazanımlarını aktarma
çabasına bir şekilde devam etmeyi düşünmüştüm.
Ancak Kobane’deki kuşatma koşullarında böyle bir yazı yazmak
anlamsızdı. O nedenle bu fikrimden vazgeçip, Öcalan’ın kaçırıldığı dönemde ve
sonrasında bu döneme ilişkin yazdığım yazıların bir derlemesini tekrar
yayınlamakla yetindim.