19 Haziran 2014 Perşembe

HDK ve HDP’nin Medyatik Mizansen “Kongre”leri

Bu hafta sonu HDK ve HDP’nin Kongreleri var. Ancak bu Kongreler medyatik mizansen kongreler olacaktır. Gerçek kongreler birileri tarafından bir yerlerde yapılmış ve kararlar alınmıştır. Bu kongreler o bir yerlerde birilerinin yaptığı kongrelerde alınan kararların medyatik bir mizansenle oylandığı gösteriler olacaktır.
Bunu biz demiyoruz. Bizzat HDK ve HDP kendisi söylüyor. Daha önce Ertuğrul kürkçü ve Demirtaş’ın beyanatlarında bunu kendi ağızlarıyla ifade ettiklerini; hatta önümüzdeki yıllarda yapılacak birkaç kongrenin de böyle olacağını bizzat Kürkçü’nün ifadelerinden öğrenmiştik.

18 Haziran 2014 Çarşamba

Futbol, Spor, Tatil, İşçiler, Kapitalizm ve İbadet

Belli sporlar belli sınıflarla ilişkilidir. Birçok sporun yapılabilmesi belli bir gelir düzeyini, dolayısıyla sınıfsal bir konumu varsayar.
Örneğin golf veya teniste, sadece oyun takımlarının alınması ve bir oyun yeri bile yüksek bir gelir düzeyini varsayar. Bu nedenle bu sporlar alt sınıfların semtine bile uğramazlar.
Elbet geleneklerin de, yani o spor türünün ortaya çıkışı veya geçirdiği evrim de, belli bir sınıfa bağlılığı belirler ve bu bağ bir kere ortaya çıktıktan sonra kendini yeniden üreten bir süreç başlayabilir.
Buna ilginç bir örnek, sürücülerin atın üzerine binerek yaptıkları at yarışları ile sürücülerin atın arkasına koşulmuş bir arabaya binerek yaptıkları at yarışlarıdır.
Atın üstüne binilerek yapılan yarışlar, kökleri komün şeflerine, şövalyelere kadar giden asillerin yaşantısı ve olanaklarıyla ilişki içinde ortaya çıkmışlardır.

17 Haziran 2014 Salı

HDP Cumhurbaşkanlığına Nasıl Bir Aday Göstermeli? İki Strateji, İki İsim

HDP saflarında genellikle mücadeleyi küçük günlük pratik çalışmalara indirgeyen, bu yolla har şeye ulaşılabileceğini sanan sığ bir görüş çok etkilidir ve özellikle örgütlerin bayını bağlamış bürokratlar tarafından okşanır ve teşvik edilir.
Bu gibi arkadaşları, Kurmay heyetinin yanlış bir stratejiye dayandığı bir savaşta cepheye yollamalı, bütün askercil yeteneklerin, cesaret ve savaşçılıklarının, yanlış bir mevzilenme ve strateji sonucu nasıl olmamışa döndüğün görebilmeleri için.
HDP’nin yöneticileri, böyle bir strateji tartışmasına üyeleri çekmek diye bir dertten azadeler. Üyeler bölgelerindeki küçük günlük pratiklerle uğraşsınlar. Yeter.
Hâlbuki, nasıl su içmek, nefes almak zaten yapılması gereken özel bir iş değilse; günlük pratik çalışma da özel olarak bir tartışmanın konusu olmaması gereken nefes alıp vermek gibi yapılması gereken işlerdir: Nefes almayı, strateji ve teori tartışmasının alternatifi olarak koymak ve onun ne kadar hayati ve önemli olduğundan söz etmek, aslında insanların geri yanlarına hitap ederek onları gerici bir strateji, teori ve politikanın araçları olarak tutmaya hizmet eder.

16 Haziran 2014 Pazartesi

HDK ve HDP Kongreleri Gelirken – Perşembenin Gelişi

Bu hafta sonu, Cumartesi ve Pazar günleri HDK ve HDP kongreleri yapılacak.
Bu kongrelerin önemi şuradaydı. Kürt Özgürlük Hareketi, bir Kürt Hareketi olmaktan çıkıp tüm Türkiye’yi kapsayan bir Demokratik Hareket olma yolunda karar almıştı. Daha önce araya mahalli seçimler girdiğinden; ayrıca hem Türk solundaki “Bileşen” örgütlerden; hem de Kürt hareketi içindeki “milliyetçi”lerden kaynaklanan direnişler nedeniyle bu karara ne kadar uyulacağı; bir retorik olarak kalıp kalmayacağı bilinmediğinden seçimlerden sonra yapılacak kongrelere kadar her şey belirsizlik içindeydi. Öcalan ve KCK’nın bütün ağırlıkların koyması; bunun stratejik bir dönüş olduğunu defalarca ve kararlılıkla belirtmeleri direnişleri belli ölçüde kırdı. Bu Kongrelerin bir bakıma bu kararlılığın gösterildiği ve buna uygun yapısal değişikliklerin yapıldığı dönüm noktaları olacağı beklentisine yol açtı.

15 Haziran 2014 Pazar

Memluk Askerleri, İşçi Sınıfı ve Futbol

Yanılmıyorsam Engels, nicel değişikliklerin nasıl nitel değişikliklere yol açtığını açıklarken, didaktik kaygılarla Napolyon’un bir sözünü aktararak bir analoji yapar.
Napolyon, Mısır seferi ile ilgili olarak aşağı yukarı şöyle demiş:
“Bir Memluk askeri bir Fransız askerinden çok üstündü; iki Memluk ile iki Fransız karşı karşıya gelince eşit güçte oluyorlardı; üç Memluk ile üç Fransız karşı karşıya gelince Fransızlar üstün geliyordu.”
Napolyon’un orduları bütün Avrupa’yı bu mekanizmayla fetih etmişti denilebilir.
Futbol, bireysel yeteneklere büyük bir kendini gösterme ve gelişme olanağı sunmasına rağmen aynı zamanda bir takım oyunu olduğundan, bu ilişki çok daha açık olarak görülüyor.
Son yıllara kadar Brezilyalıların ya da Güney Amerikalıların her biri, teknik olarak muhakkak ki çok üstünlerdi, birer Memluk askeri gibiydiler.

14 Haziran 2014 Cumartesi

Dünya Futbol Şampiyonası ve Uluslar

Nasıl tanrıya inananların tanrının ne olduğuna ilişkin tanımlarından tanrının ne olduğu; bir dine inananların o dine ilişkin tanımlarından o dinin ne olduğu anlaşılamazsa; ulusçuların ulus tanımlarından da ulusun ne olduğu anlaşılamaz.
Bütün klasik ulus teorilerinin uluslar ve ulusçuluk karşısında hiçbir açıklama sunamamalarının temel metodolojik nedeni bu yanlışı yapmalarıdır. Onların hepsi ulusların ulusçuluk hakkındaki tanımlarından hareketle ulusun ne olduğunu anlamaya çalışırlar.
Ama biraz dikkatli baktığımızda, ulusun ne olduğuna ilişkin ulusçuların tanımları aslında normatif tanımlardır; yani ulus olmanın koşulunu belirleyen normatif tanımlardır. Normatif tanımlar bizlere toplumsal gerçeğin özünü vermez, onu açıklamaz ve analiz etmeye yaramazlar. Normatif tanımlar ise toplumsal ilişkileri belirler, sınırları düzenlerler.

13 Haziran 2014 Cuma

Şerdeki Hayır – PKK’nın Günü Gelirken

İŞİD’in Musul’u ele geçirmesi bir Şer’dir ama büyük hayırlara gebe olabilir.
Çünkü Ortadoğu’da tüm dengelerin alt üst olması ve kartların yeniden karılması anlamına gelmektedir.
Ve bu gelişmelere bağlı olarak da PKK bölgenin kaderinin belirlenmesinde biricik kabul edilebilir ve bir barış şansı sunabilen alternatif olarak giderek öne çıkacaktır.
Neden ve nasıl?
*
Madem Dünya futbol şampiyonası başlıyor, öyleyse futboldan bir analojiyle başlayalım.
Futbolda iki türlü oyun vardır. Toplu oyun, topsuz oyun. Elbette bir oyuncunun topu ayağına aldığında topla çok iyi oynamayı bilmesi gerekir. Ama bir de topsuz oyun vardır: topun gideceği yeri sezerek önceden orada yer tutmak. İyi oyuncular bunlardır.