Demokrasinin biricik karar alma yöntemi olduğu sanılan Evet
ve Hayır’a, çoğunluk ve azınlığa dayanan oylama aslında yapısı gereği, tabiatı
(fıtratı) icabı anti demokratiktir, yani toplumun kendi kendini yönetmesi
amacıyla yapısal bir çelişki içindedir.
Bu önerme bir çoklarına ilk anda şaşırtıcı, iddialı ve yanlış gelebilir. Ama biraz üzerine düşünülürse, Demokrasinin uygulanması için çoğunluk ve azınlık, evet ve hayır yöntemlerinin kötü bir araçtan başka bir şey olmadığı görülebilir. Ne var ki, garip bir şekilde kimse bu yöntemin kendisini sorgulamaz.
Bu önerme bir çoklarına ilk anda şaşırtıcı, iddialı ve yanlış gelebilir. Ama biraz üzerine düşünülürse, Demokrasinin uygulanması için çoğunluk ve azınlık, evet ve hayır yöntemlerinin kötü bir araçtan başka bir şey olmadığı görülebilir. Ne var ki, garip bir şekilde kimse bu yöntemin kendisini sorgulamaz.
Çoğunluk-Azınlık, evet-hayır yöntemi savaşın mantığına dayanır.
Savaşın fiziksel ve öldürücü araçlar yerine oylarla yapılmasından başka bir şey
değildirler.
Evet ve Hayır’a, çoğunluk ve azınlığa dayanan bu
“demokratik” karar alma yöntemlerinin bu demokratik olmayan karakteri eski
Yunanlılardan beri dikkati çekmiş ve bu sorunları giderecek çözüm denemeleri
olmuştur. Ama bu çözüm denemelerinin hepsi de bu yöntemin dayandığı mantığı
sorgulamadan, onun çerçevesinde kalarak uyumsuzluğun kimi semptomlarını
gidermeye yönelik olmuştur.