Türkiye’deki sol ve liberal muhalefet kendini kandırmakta
çok mahirdir. Moskova zirvesi sonrasında da genel hava Putin’in zafer kazandığı
Erdoğan’ın hezimete uğradığı şeklinde. Bunun kanıtı olarak da örneğin Büyük Katharina’nin
resminin önünde (Türkler Büyük Katharina ile Büyük Petro’nun ikinci eşi olan
Katharina’yı da karıştırıyorlar.) Türk heyetinin önüne ellerini kavuşturmuş
olarak beklemesi, Putin’in onları el işaretiyle çağırması gibi sembolik
olgulara vurgular yapılıyor.
Ama aslında durum hiç de öyle değil. Aslında önceki
mutabakatlara göre Türkiye konumunu güçlendirmiş ve kağıda geçirmiş bulunuyor.
Önceki mutabakatlara göre Türkiye’nin kontrolünde olan
bölgede her iki tarafın da “Terörist” olarak tanımladıklarının
silahsızlandırılmış olması, M4 ve M5 karayollarının açılmış olması gerekiyordu.
Türkiye ise aksine bu maddeleri kullanarak “Terörist” dediklerini
silahlandırdı, Askerlerini fiilen “Terörist” dedikleriyle bile aynı safa soktu.
M5’i Suriye büyük savaşlar ve kayıplarla alabildi. M4 ise hala “muhaliflerin”
kontrolündeydi.