26 Aralık 2017 Salı

Bitcoin’in Ekonomi Politiği (4) – Paranın İşlevleri ve Bitcoin

Önceki yazıda Bitcoin’in, Altın gibi, genel eşdeğer olabilmek için tüm özelliklere fazlasıyla sahip
olduğunu görmüştük.
Şimdi soru şudur: bu özelliklere sahip olmak onu bir evrensel para yapmaya yeter mi; bu yolda ne gibi güçlüklerle karşılaşabilir?
Hemen görüleceği gibi, bu gelecekte ne olabileceğini öngörmeye yönelik bir çabadır.
Şimdi genel yasalardan hareketle bu yeni olguda o genel yasaların ne kadar veya nasıl geçerli olabileceğini kestirmeye çalışıp en azından genel bir eğilimi öngörme çabasına girilebilir.
Bitcoin üzerine yazanlar genellikle onun genel bir eşdeğer olmaya son derece uygun özelliklerini sıralayıp, buradan doğrudan doğruya, otomatikman Bitcoin’in genel bir eşdeğer ve mübadele aracı olacağı sonucuna ulaşıyorlar.

24 Aralık 2017 Pazar

Bitcoin’in Ekonomi Politiği (3) – Genel Eşdeğer (Para) Olarak Altın ve Bitcoin

Trampa ya da gelişmiş mübadeleye dayanan bir ekonomide ürünler (kullanım değerleri) doğrudan birbiriyle değiştirildiğinden ortaya bir genel eşdeğer ihtiyacı çıkmaz.
Ancak mübadele genelleştiğinde ve ticaret başladığında çok farklı ürünler arasındaki mübadeleyi gerçekleştirebilmek için bir genel eşdeğer ihtiyacı ortaya çıkar. Artık iki ürünün birbiriyle değişimi değil, sonsuz sayıdaki farklı ürünler arasında değişim söz konusudur.
Bu durumda mübadelelerin eşdeğerlik ilkesine göre gerçekleşebilmesi için bütün metaların mübadele değerlerini ifade edebilen bir meta gerekir.
Genel Eşdeğeri belirleyen şey, karşılığında her türlü metanın satın alınmasını mümkün kılan bir meta olmasıdır.
Genel Eşdeğerin kendisi de bir metadır.
Ve genel eşdeğer olan metanın mübadele (değişim) değeri de, bütün diğer metaların mübadele değeri gibi, üretimi için gerekli sosyal müddet miktarıyla belirlenir.

22 Aralık 2017 Cuma

Bitcoin’in Ekonomi Politiği (2) – Kullanım Değeri ve Bitcoin

Bitcoin’i, onun nasıl bir evrim geçireceğini, ne gibi sonuçları olacağını biraz olsun anlayabilmek için yeni bir kıtaya ayak bastığımız varsayımından hareket etmemiz gerekiyor. Hatta buranın yeni bir kıta mı, yoksa bildiğimiz kıtaların ta kendisi mi olduğunu anlayabilmek için de böyle davranmak gerekiyor
İnternet bir kıyaslama sağlayabilir.
İnternet ilk çıktığında onun bugün hayatımızda taşıyacağı önemi vs. keza internet sayesinde var olan Google’u, dolayısıyla Big Data’nın önemini. Big Data’nın yapay zekaları geliştirmek için gerekliliğini ve önemini, dolayısıyla bugün kendimizi birden bire tarihteki en büyük teknolojik ve sosyolojik değişikliklerin arifesinde bulacağımızı tahmin bile edemezdik.
Ve bütün bunlar topu topu yirmi yılda oldu.

16 Aralık 2017 Cumartesi

Bir Devrimin Eşiğinde (9) – Zorunluluklar ve Özgürlükler Alemi Üzerine

Bir önceki yazıda özgürlükler aleminin Toplum denen var oluş ve hareket biçiminin aşılması olduğu sonucunu yazmıştık.
Ancak bu sonuca biz de yeni ulaşmıştık.
Marks’ın “komünist toplumun üst aşaması dediği” zorunluluklar aleminin ötesindeki özgürlükler alemini, biz de yakın bir zamana kadar bir toplum (veya üretim) biçimi olarak düşünüyor ve öyle ifade ediyorduk.
Ancak üzerine dikkatli düşününce bunun aslında toplumsalın sonu ve aşılması olduğunu gördük ve kavramların iç tutarlılığını sağlamak için, bunu yeni bir toplum veya üretim biçimi olarak değil, Toplum’un aşılması olarak tanımladık. Zaten emeğin ortadan kalkması üretimin de ortadan kalkması olacağından üretimin olmadığı bir üretim biçiminden söz etmek gibi bir çelişki de kavramın içinde bulunuyordu.
Aşağıda ikibinli yılların başında yazdığımız bir yazıyı aktaracağız. Yazı Demokrasi bağlamında yazılmıştı.

15 Aralık 2017 Cuma

Bir devrimin Eşiğinde (8) - Toplum Nedir?

Dikkat edilirse “Bir Devrimin Eşiğinde” başlıklı bu yazı serisinin en başında devrim kavramının üç farklı anlamını ele almış ve bu eşiğinde olduğumuz devrimin, Neolitik devrim, Tarım Devrimi, Sanayi Devrimi gibi üretici güçlerde bir nitelik değişimi anlamına gelen, dolayısıyla çok derin değişikliklere yol açacak bir devrim olduğunu, benzeri devrimlerin ortaya çıkıp yayılmasının Neolitik  ve Tarımda devrimlerinde olduğu gibi bin yıllar veya Sanayi Devriminde olduğu gibi yüz yıllar sürmesine  karşılık, bu eşiğinde bulunduğumuz devrimde, aynı derinlikte ve çaptaki değişikliklerin on yıllar içinde gerçekleşeceğini söylemiştik.
Böyle derin değişikliklere yol açan bir devrimi ve muhtemel sonuçlarını anlayabilmek, az çok ön görülerde bulunabilmek ister istemez, Tarihsel Maddeciliğin (Sosyolojinin) ve Ekonomi Politiğin en temel kavramlarını gündeme getirir.