7 Şubat 2023 Salı

Deprem, Başkanlık Rejimi, Başkan ve Seçimler

Erdoğan hiç görünmüyor.

Bir ihtimal hasta olabilir.

Belki de akla bile gelmeyecek başka neden vardır.

Bilmiyoruz.

Böyle bir felakette bile günlerce ortalıkta görünmemesi ve sesinin çıkmaması her halükarda ortada normal bir durum olmadığını gösteriyor.

Herkes canının derdine düştüğünden veya canının derdine düşenlere destek olmak için bir şeyler yapmak için çırpındığından bu garip duruma dikkati çeken pek bulunmuyor.

Hele ki, Erdoğan gibi, güç ve iktidarı elinde bulundurmak için hiçbir fırsatı kaçırmayacak, böyle bir felakette bile, kendisine karşı oluşmuş memnuniyetsizliği amorti etmek için “Allah’ın bir lütfu” olarak görecek bir insanın ortalıkta görünmemesi, sesinin çıkmaması garip değil mi?

4 Şubat 2023 Cumartesi

“Millet İttifakı” Yenilgiye, HDP Hezimete Gidiyor - “Millet İttifakı” Yenilgiden, HDP Hezimetten Nasıl Kurtulabilir?

Başlığın zorladığı şu soruyla başlayalım.

Peki neden Millet İttifakı yenilgiye gidiyor da HDP hezimete?

Muhalefetin yenilgisi, Millet İttifakının da HDP’nin de yenilgisi olacak, aynı sonuç Millet İttifakı’nda yenilgi sonucuna yol açarken neden HDP’de hezimet sonucuna yol açsın ki? Bunda bir mantıksızlık yok mu?

Yok.

Aynı olgunun farklı özneler için farklı sonuçlar vermesinin iki nedeni var.

3 Şubat 2023 Cuma

Muhalefeti Yenilgiden, Demokratları Hezimetten Kurtarmak İçin Kampanya

"Söyledim ve kendimi kurtardım" diyordum son yazının son cümlesinde. Söylenecekleri söyledim ve günah benden gitti anlamında.

Vicdanım rahat.

Kendimi kurtardım ama HDP’yi, Muhalefeti ve insanların geleceğini de kurtarmak gerekiyor. Beklemek bize yakışmaz. Yanan eve, ya da bataklığa girmek ve kurtarmak için her şeyi yapmak gerekiyor.

“Millet İttifakı”nı yenilgiden, HDP’yi ve destekleyicilerini hezimetten kurtarmaya çalışmak gerekiyor.

Bunun için bir imza kampanyası başlattım.

29 Ocak 2023 Pazar

“Hesap Hataları” ve “Sosyalist Bakireler” Üzerine

“Daha büyük güvenle ve metanetle zafere doğru yürüyebilmemiz için tek bir eksiğimiz var: bütün ülkeler devrimcilerinin, taktiklerinde azami esneklik göstermeleri gereğinin açık ve derin duyusu. Bugün devrimci hareketin en önemli eksiği ve özellikle ilerlemiş ülkelerdeki hareketin en büyük eksikliği işte bu bilincin olmamasıdır ve pratikte bu bilinçten esinlenebilme sanatının olmamasıdır”

(Lenin, “Sol” Komünizm: Bir Çocukluk Hastalığı, abç.)

*

Biz teoride ne kadar uzlaşmak nedir bilmez, en küçük bir prensip pazarlığını en müthiş aykırılık sayarsak, pratikte o kadar "sivrisinekten yağ çıkarmak", ya da "domuzdan kıl koparmak" zorundayız. Buradaki taktik esnekliği işte bu anlama gelir. Esnekliğin burada başlıca iki anlamı vardır.

1-  Eğilip bükülebilir olmak: Okuma kitaplarında hep görmüşüzdür:

Fırtına ortalığı kasıp kavururken sert meşe, ağır gövdesiyle bir milim bile eğilmeye razı olmaz, oysa dere kıyısındaki kurnaz saz, fırtına sürdükçe "yerle yeksan olur", çamurlara doğru eğilir. Fırtına geçtikten sonra meşe, dalı budağı kırılmış bir küstü kütük şeklinde mahvolmuş görünür. Fakat saz, hiçbir şey olmamış gibi, yine ayakta dimdik!.. İşte taktik esnekliği derken, komünizmin anladığı, bu tür yapı ve prensiplerini bozmaksızın eğilip bükülmedir. Meşe ile saz kıssasından çıkarılacak hisse de budur: Burjuvazinin saldırısı fırtınalaştı mı, kırılıp dökülmeden eğilmek, sonra dimdik ve olduğu gibi kalkmak için, fırtınaya uymaktır.

(Dr. Hikmet Kıvılcımlı, “Yol”, “Taktik Ana Halkası: Legaliteden Yararlanma”. abç.)

25 Ocak 2023 Çarşamba

Pervin Buldan ve Mithat Sancar’a Açık Mektup – Akşener’in Tuzağına Düşmeyin, Onu Kendi Tuzağına Düşürün

Sayın Buldan ve Sancar,

Bu mektubu “açık mektup” olarak yazmamın sebebi aynı zamanda üzerinizde bir kamuoyu baskısı da oluşturmaya, sizi köşeye sıkıştırmaya ve izlediğiniz çizgiyi değiştirmeye zorlamaktır.

Durum çok kritik ve siz, kendinizin ve temsilcisi bulunduğunuz hareketin de yenilgisine yol açabilecek ölümcül hatalar yapıyorsunuz ve böyle giderse daha ölümcüllerini yapacaksınız.