Bu ilk toplantıya katılan arkadaşlarla bu girişimin, kısa
tarihçesi; amaçları; şu ana kadar yaptıkları; yapmak istedikleri; çalışma
yöntemleri ve araçları vs. konusunda görüşler paylaşılarak, çalışmaların daha
hızlı ve verimli yürümesine bir katkıda bulunulabilir.
Aşağıda görüşler yer alıyor. Elbet herkesin düzeltme ve
açıklamalarına da açıktır.
Girişimin
Oluşumu
Bu girişimin kökeninde, iki yükselen ve canlı hareket
bulunmaktadır.
Birincisi Gezi Hareketi’dir.
İkincisi, Kürt Siyasi Hareketi’dir
Bu hareketlerden insanlar, oralardaki çalışmalarda
gördüklerinden ve deneylerinden hareketle, daha iyi neler yapılabilir diye
tartışmak için Radikal Demokrasi
diye bir e-mail grubunda bir araya gelmişlerdi.
Bu grupta tartışmalar esnasında, Ortadoğu
İçin Demokrasi Manifestosu isimli program etrafında anlaşanlar, Ortadoğu
İçin Demokrasi Girişimi diye bir girişim kurdular.
Bu girişimden 15 kadar kişi, (1 Balıkesir, 3 Bursa, 1 Ankara
ve gerisi İstanbul) 16 Mart tarihinde (tam bir ay önce), Kadıköy’de yaptıkları
toplantıda, seçimler konusunu da tartıştılar.
Sonuç olarak, hem HDP’nin çalışmasının içeriği; hem de üye
ve bileşenlerinin sınıfsal ve kültürel özellikleri nedeniyle, HDP’nin ulaşamayacağı
toplum kesimlerine yönelik bir çalışmanın gerekliliğini göz önüne alarak HDP’ye Oy Ver
– Barajı Yık - Diktatörü Durdur – Barışı Sürdür Girişimi’ni 16 Mart
tarihinde, yaptıkları bir toplantıyla kurdular.
Ancak ilk on gün bir çalışmaya başlanamadı ve ilk çalışmalar
25 Mart tarihinde e-mail
grubunun kurulmasıyla başladı.
İlk
Çalışmalar
İlk önce bu girişime hem girişim katılımcılarını arttırmak,
hem de tartışmaları yürütüp kararlar alabilmek ve işbölümü ve iş birliği
yapabilmek amacıyla bir e-mail grubu
kuruldu.
Yine bu amaca bağlı olarak sosyal medyada çeşitli adresler
alındı, sayfalar, gruplar kuruldu ve grubun varlığı duyurulmaya, insanlar bu
çalışmalara katılmaya davet edildi. (Bu adresler bu yazının altında
bulunmaktadır.)
Bu arada e-mail grubunda grubun gerekçe ve amaçlarını kısa ve özlü bir şekilde açıklayacak;
çalışmalara bir yön verecek bir metin üzerine tartışmalar yapıldı.
Farklı öneriler getirildi ve bunun sonucunda, grubun
kuruluşundan bir ay sonra (yani bugün, 16 Nisan’da) oydaşma sonucu grubun
gerekçe ve amacını ifade eden metin kararlaştırıldı. (Bu metin de sonda yer
alıyor.)
Ve Kadıköy’de Selahattin Demirtaş’ın 12 Nisan’da yaptığı
Seçim Açılışından sonra gruptan insanlardan orada bulunanlar ilk kez bir araya
gelerek ilk tanışma toplantılarını (15 Kişi) yaptılar.
O toplantıda da, 17 Nisan Cuma günü (yani Bugün), 17.00’de
kolay ulaşılabilirlik ve merkezi olması göz önüne alınarak, Taksim civarında (Feridiye
Caddesi, 31, Taksim) ilk İstanbul toplantısının hazırlanması kararlaştırıldı.
Böylece, esas olarak 20 günlük bir çalışmayla, esas çalışmaların
başlayabilmesi için asgari bir girişimci sayısı ve koşullar oluşturuldu.
17 Nisan (bugün) itibariyle durum şudur.
E-mail grubuna üye girişimci: 223
Facebook grubuna üye girişimci: 1723
Facebook Sayfasını beğenen: 3549
Yani yuvarlak (mükerrer kişiler hesaba katılmazsa) hesap şu
an girişimin çalışmalarını sosyal medyada doğrudan izleyen beş bin kişinin
varlığından söz edilebilir.
Girişimin İç
Çalışma Tarzı
Bu girişim her şeyden önce tüm çalışmalarının herkese açıklığı ilkesiyle çalışmaktadır.
Dolayısıyla bütün e-mail grubu yazışmalarını, herkes
girişimin e-mail grubu sayfasını ziyaret ederek okuyabilir, doğrudan birinci elden bilgi edinebilir.
Sadece kamuoyuna açık değildir.
Girişimin çalışmaları da kendi
içinde herkese açıktır.
Yani girişimin kendi içindeki, bir çalışma grubunun, bir
komisyonun, bir yürütme organının vs. bütün çalışmaları da tüm girişim
üyelerine açıktır.
Öte yandan her üye, tüm çalışmalar, kararlar hakkında
eleştiri, öneri ve görüşlerini doğrudan
doğruya hiçbir kontrol olmadan tüm diğer üyelere iletebilir ve onların çoğunluğunun desteğini sağlamaya
çalışabilir.
Kararlar, klasik çoğunluğa
dayanan oylama yöntemiyle değil, en
az reddedilen alternatifi bulmaya yönelik oydaşma yöntemiyle alınmaktadır.
Girişimin
Dışa Yönelik Çalışma Tarzı
Dışa yönelik çalışma tarzı tamamen yaratıcılığa ve
girişimciliğe dayanmaktadır. Modern insanlara dayanarak gelişebilir ve İnternet
çağının gereklerine uygundur.
Örneğin grubun amaçlarını benimseyenlerin yaptıkları
çalışmalar, hiçbir onay ve kontrolden geçmeden kamuyla paylaşılabilir. Bu
paylaşımlar başka paylaşımcılar tarafından aynen veya değiştirilerek alınabilir
ve bunlar da kendi çalışmalarını başkalarıyla paylaşırlar.
Diyelim ki, bir stencil taslağı yaptınız. Bunu girişimin bu
alanda uzmanlaşmış sayfasında (Stencilini-Şablonunu Paylaş – HDP’ye Oy Ver)
paylaşabilirsiniz. Bunun için bir onay ya da oylama gerekmez. İsteyen bunu
ister görüntü olarak, ister indirerek ve fiziksel bir stencil yaparak,
duvarlara çıkartarak kullanabilir. Yine herkes bunun diğer varyasyonlarını yapabilir
ve bunları da paylaşabilir.
Bu tamamen herkesin yaratıcılığı ve girişimciliğine
kalmıştır. Kararı bizzat onu okuyanlar, görenler kendi paylaşım ya da
ilgileriyle vereceklerdir.
Bu çalışmanın diğer benzeri çalışmalardan farkı, eğer
bilgisayar âleminden iki örmek vermek gerekirse, Apple ile IBM uyumlu
bilgisayarlar; Windows ile Linux farkı gibidir.
Bilindiği gibi, IBM, ilk bilgisayarını yaptığında bunun
standardını serbest bırakmış ve başka firmalar da o standarda uygun ürünler
yapabilir olmuştu. Buna karşılık Apple, kendi standardını sadece kendinde
tuttu.
IBM uyumlu bilgisayarlar böylece çok geniş alana yayılıp,
hızla ucuzlama ve uzun vadede aynı teknik ve verimlilik düzeyine ulaşma olanağı
elde etti.
Benzer şekilde Windows bir bakıma yazılım alanında, donanım
alanında Apple’ın davrandığı gibi davrandı. Buna karşılık Linux, IBM uyumlular
gibi davrandı.
Herkes Linux’u alıp kullanabiliyor, şu veya bu yanını
geliştirebiliyor veya kendi ihtiyacına uygun olarak şekillendirebiliyor ama
bunu da aynı şekilde başkalarıyla paylaşıyordu. Yayılımını ve başarısını
bütünüyle insanların onu benimsemelerine, sahip çıkmalarına, girişim ve yaratıcılıklarına
bağlamıştı.
Bugün her biri bir bilgisayar olan, akıllı telefonların
nedeyse tamamına yakını Linux sistemi kullanıyor. Yoksul ülkeler ve insanlar
Linux’u tercih ediyor ve teknik olarak Windows’un yaptığı her şeyi Linux ile de
yapmak mümkün.
Elbet bu çalışma biraz dizel motor gibi, yavaş yavaş hız
alır ama bir kere hız alabildi mi önünde durmak da zordur. Gerçi
seçim/referanduma çok az zaman var. Bu kısa zaman çalışmanın bir hız almasına
yetebilir mi? Bilmiyoruz. Ama böyle bir çalışma stilini ve geleneğini
yerleştirmek, bir başlangıç yapmak da gerekiyor.
Somut
Hedefler
Girişimin çalışmaları esas olarak, 7 Haziran’ın bir “seçim” değil, referandum olduğu noktasından hareket etmek ve buna bağlı olarak çok
farklı toplum kesimleri ve siyasi ve ideolojik görüşten insanlara, neden HDP’ye
oy vermek gerektiğini, açıklamaya ve onları HDP’ye oy vermeye davet etmeye
yöneliktir.
Bu girişimin gerekçe ve amacında açıkça ifade edilmektedir.
Bu çalışmanın daha somut hedefleri ise şu varsayıma göre
belirlenmektedir.
Doğrudan, kişisel, yüz
yüze veya şahsa yönelik çalışma esas sonuç getirici, verimli çalışmadır.
Bu çalışma da sözlü ve yazılı olabilir.
Bunun sözlü biçimini belirlemek mümkün değildir. Bu
insanların yeteneklerine, ilişkilerine vs. göre değişen dolayısıyla ölçülebilir
bir çalışma değildir.
Ancak yazılı biçimlerde ölçülebilir hedefler belirlenebilir.
Şimdiye kadar belirlediğimiz hedefler şunlardır.
1.000.000 (bir milyon) kişiye, adına yazılı olarak, mümkünse
bir zarf içinde posta kutusuna koyularak veya adresine postalanarak, yine
mümkünse eğilimine uygun olarak, onu neden HDP’ye oy vermesi gerektiğine ikna
etmeye yönelik bir broşür veya flyer yollamak.
10.000.000 (on milyon) çıkartama veya stickeri insanların
dikkatini çekecek; görünür yerlere yapıştırılmasını sağlamak.
100.000.000 (Yüz milyon) dijital paylaşım. Girişimin
argüman ve hedeflerine uygun, stencil, resim, grafik, video, hikâyenin
paylaşılmasını sağlamak.
Eğer bu hedeflere ulaşılabilirse, HDP’nin barajı aşmasına
hiç de küçümsenmeyecek bir katkı yapılmış olabilir.
Bunlar çok büyük ve ulaşılamayacak hayali rakamlar gibi görülebilir.
Ancak herkes çaba ve girişim yeteneği gösterdiği takdirde bugünkü
başlangıç nicelikleriyle bile ulaşılabilecek hedeflerdir.
Efektif
Kullanım
İmkânlar sınırlıdır ama efektif kullanarak, inisiyatif
göstererek bu hedeflere ulaşılabilir. Örneğin bugün herkesin evinde bir yazıcı
bulunmaktadır. Bu bir küçük matbaa gibidir. Herkes birkaç yüz Flyer, Broşür,
Birkaç bin çıkartma veya stickeri evinde basabilir.
Girişimin görevi bir bakıma bu hedeflere ulaşmak için altyapıyı,
malzemeyi, lojistik desteği sağlamak olarak tanımlanabilir.
Bizler yaratıcı grafikler yaptığımızda veya yapılanları
paylaştığımızda onlar hızla paylaşılmaktadır.
Yaratıcı ve doğru argümanlar, hızla paylaşılmaktadır.
Bunun için, olabilen her şehirde, bölgede, semtte benzeri
girişimler kurmak; buna bağlı olarak info stantlar, masalar, sergiler açmak vs.
ek bir güç ve atılım sağlar.
Güç
Kaynakları
Çalışmanın en büyük güç kaynağı insandır.
Sosyal medya ve gerçek çalışmanın karşılıklı birbirini
beslemesi gerekir.
1)
Sosyal medya aracılığıyla en geniş kesimlere ulaşma,
çalışma ve girişim hakkında izlenebilirlik sağlamak, bu izleyen ve çalışmalara
ilgi gösterenlerden çalışmalarda yer almak ve daha çok katkıda bulunmak
isteyenleri e-gruba katılmaya (yani girişime) katılmaya çağırmak.
2)
Girişimin e-grubu aracılığıyla her bölgede, şehirdeki
üyelerin kendi aralarında somut çalışma yapacak girişimler kurmasını sağlamak.
3)
Şehir, bölge, semtlerde kurulan girişimlerin, kendi
sayfaları vs. aracılığıyla daha geniş bölge, şehir, semt ilişkileri kurmaları.
Değer
Çalışma ve Girişimler
Girişimimizden başka girişimler de var.
·
HDP’nin seçim Gönüllüleri
·
10dan Sonra
·
Oyum HDP’ye
Bunların örgütlenme ve çalışmaları da birbirinden farklılık gösteriyor.
Örneğin bir HDP’li, vurgusunu HDP’nin programı ve diğer
partiler karşısındaki üstünlükleri açısından yapabilir. Ama “HDP’nin programımı
benimsemiyorsan da HDP’ye oy ver” demesi bu mantık içinde anlamsız ve yersiz
olabilir. HDP seçim üzerinden propaganda yapmaktadır, bizim vurgumuz ise
referandum karakterinedir. Bu nedenle, biz pek ala “HDP’yi benimsemiyorsan da,
barışı sürdürmek, baraj gibi bir anti demokratik sınırın varlığını protesto
etmek; Erdoğan’ın bir tiranlık rejimi kurma girişimlerine dur demek için HDP’ye
oy ver” diyebiliriz ve demeliyiz.
Bu bizim diğer bütün grup ve çalışmalardan içerikçe
farkımızdır.
Öte yandan yukarıda aktardığımız, çalışma tarzı vs. bakımından
farklar var. Açıklık, yatay ilişki, herkesin herkese doğrudan ulaşabilmesi vs.
gibi özellikler diğerlerinde görülmez.
Ancak bu farklılıklara rağmen bu güçler birleştirilebilirdi. Bu nedenle birleşme önerileri de yaptık.
Ancak bu farklılıklara rağmen bu güçler birleştirilebilirdi. Bu nedenle birleşme önerileri de yaptık.
1)
HDP’liler çalışmalarımızı anlamlı ve doğru buluyorlar.
Kendilerinin yapamayacakları bir işi yaptığımızı söyleyip desteklerini belirtiyorlar.
Bu nedenle, çalışmamızın ürünlerinin bir kısmını bizzat HDP’lilerin de, HDP
kimliğiyle değil ama normal bir yurttaş olarak yerine ve zamanına göre
kullanması mümkündür hatta gereklidir.
2)
10dan Sonra girişimi, aslında yaptığı iş bizimkine benzemekte
ve fiilen birlikte çalışılabilir. Ancak bu arkadaşların çalıma tarzı farklı,
yatay ilişki, doğrudan ilişki, açıklık gibi konularda bizden çok farklılar. Ancak
bu arkadaşlara yaptığımız birlikte çalışma önerilerine (örneğin birkaç gün önce
bizzat ben Foti Benlisoy’a Karşı Radyo Programında önerdim) sıcak bakmayıp, gelin
bizim çalışmalara katılın demekle yetindiler ve bu birleşme önerisini en
azından mümkün ve gerekli midir diye, tüm kendi iç kamuoylarında dikkate alıp tartışmadılar.
Elbet zorla güzellik olmaz. Bizler 10dan Sonra’nın çalışmalarına da katılırız
ve aynı şekilde onları da bizim çalışmalarımıza katılmaya davet ederiz. Çalışmalarımız
hakkında da onları bilgilendiririz. Özellikle somut konularda yardımlarını
isteyebiliriz. Yani fiilen bu çalışmaları iç içe geçirebiliriz. Her iki
çalışmanın da eksiklerini böylece bir ölçüde kapatmalarına katkıda
bulunabiliriz.
3)
Oyum HDP’ye grubuna da birleşelim önerisi yapıldı.
Facebook’taki bir grubuz, örgütlü bir grup değiliz. Örgütsüz ve kendiliğinden yapımızı
korumak istiyoruz. Bu nedenle mümkün değildir ama bu birlikte bir iş
yapılmayacağı anlamına da gelmez şeklinde bir cevap verdiler. Aynı şekilde
fiilen sadece sosyal medyada var olan bu grupla da birlikte çalışılıyor ve
çalışılabilir.
Bugünkü Toplantıda
Yapılması Gerekenler
Bu toplantının esas ve ilk yapması gereken iş: En azından
işbölümü ve görev dağılımını yapmak, şimdiye kadar belli kişilerin kendi üstlenmesiyle
yürüyen işleri somut üstlenen ve görev alanlar aracılığıyla yürütmek olarak
tanımlanabilir.
1)
Öncelikle tüm işlerin uygulamadaki fiili
koordinasyonunu yürütecek sürekli kontak halinde olması gereken, en az üç
kişilik bir yürütme kurulu gibi bir koordinasyon organı seçmek gerekiyor.
2)
Para bulmak, bağış toplamak, kasayı ve muhasebeyi
tutmak üzere yine en az üç kişilik bir mali komite seçmek gerekiyor. (Biri
kasa, biri muhasip, biri de para kaynakları bulmakta yoğunlaşmış. Kasa ve
Muhasebe daima ayrı olmalıdır.)
3)
Grubun çalışmalarını duyurumlarını yapacak, basınla
ilişkiler kuracak, kamuoyunda tanıtacak vs. bir basın yayın grubu kurmak
gerekiyor.
4)
Teknik ve basım grubu – Eğer imkân olursa, kişilerin
kendi yapacaklarının dışında, grup tarafından belirlenmiş stickerleri, broşürleri
vs. ucuza bastıracak, dağıtacak, kişilerin kendilerinin gerekli malzemeyi nasıl
üreteceğine dair bilgilendirme ve eğitim yapacak bir grup gerekiyor
5)
Toplantıya katılanlar arasında hangi bölgelerden kimler
geldiğini öğrenip İstanbul’da en az üç bölge için birer toplantı hazırlık grubu
kurmak ve bunların bir hafta içinde ilk toplantılarını yapması
6)
Sosyal Medya Grubu (Sosyal medyayı efektif olarak
kullanacak bir grup kurmak gerekiyor)
7)
Çeşitli Üretimlerin paylaşılması için kurulmuş
grupların sorumluluğunu özel olarak üstlenecek, onları tanıtacak grupların
bakımını yapacak en az birer sorumlu gerekiyor:
·
Fikrini-Önerini Paylaş – HDP’ye Oy Ver!
·
Filmini-Videonu Paylaş – HDP’ye Oy Ver! https://www.facebook.com/groups/videolarfilmler/
·
Resmini-Grafiğini Paylaş – HDP’ye Oy Ver!
·
Stencilin–Şablonunu Paylaş – HDP’ye Oy Ver!
·
Capsını-Karikatürünü Paylaş – HDP’ye Oy Ver!
·
Flyerini-Broşürünü Paylaş – HDP’ye Oy Ver!
·
Stickerini-Çıkartmanı Paylaş – HDP’ye Oy Ver
·
Meselini-Aforizmanı Paylaş – HDP’ye Oy Ver
Toplantının
İşleyişi:
Toplantının ilk işi kendi kendini yönetmek için, bir
moderatör ve protokol tutacak bir sekreteri belirlemek olmalıdır.
Sonra yine önerilere göre gündemi belirlemelidir.
Her gündem maddesindeki kararlar oydaşma yöntemiyle
alınmalıdır.
Bu yazıyı okuyup da zamanı ve yaşadığı yer uygun olan
herkesi toplantıya katılmaya davet ediyoruz.
Dostlukla
Demir Küçükaydın
Ek:
Tiranı Durdurmak, Barışı Sürdürmek,
Barajı Aşmak İçin Oylar HDP’ye Girişimi
(HDP’ye Oy Ver - Barajı Yık - Diktatörü Durdur
– Barışı Sürdür Girişimi)
(E-mail Grubunda yapılan oydaşmada 9 öneri
arasından en az direniş puanı alarak kabul edilen metindir. 16. Nisan. 2015)
Gerekçe ve Amacı
7
Haziran bir “Seçim” Değil Referandumdur
7 Haziran hukuki ve idari olarak bir
“seçim” olabilir.
Ama politik ve sosyolojik olarak bir referandumdur.
7 Haziran’da yapılacak olan, 12 Eylül Darbesinin
yadigarı bu Parlamenter sistemle; onu bile mumla aratacak olan; her türlü
denetim ve dengeleme mekanizması iptal edilmiş, Erdoğan’ı bir Tiran’ın gücü ve
yetkileriyle donatan bir sistem arasında bir seçimdir.
İki farklı yapı ve sistem arasındaki, sadece iki
alternatiften ibaret seçimler, seçim değil, referandumdur.
Seçimlerle var olan yapı içindeki dengeler; meclis
bileşimleri; hükümetler değişir; referandumlarla yapılar, sistemler.
Erdoğan’ın “Türk tipi başkanlık sistemi” adıyla vaftiz
etmeye çalıştığı yapı, bir Tiranlıktan başka bir şey değildir.
Yani 7 Haziran, Erdoğan’ın tiranlığı ile bugünkü
parlamenter sistem arasında bir referandumdur.
Bu referandumun sonucunu, HDP’nin alacağı oylar
belirleyecektir.
Çünkü MHP ve CHP’nin yüzde bir veya iki artışları
onların çıkaracağı çıkaracağı vekillerde dişe dokunur bir yükselişi ve
Erdoğan’ın tiranlığını engelleyebilecek bir niceliği sağlamaz.
Ama HDP’nin yüzde bir veya iki artışla yüzde onu
geçmesi, Erdoğan’ın tiranlık hayallerinin sonu demektir.
O halde, Erdoğan’ın Tiranlığına karşı olanların,
Tiranlığın kurulmasını engellemek için, HDP’li olmasalar bile HDP’ye oy
vermeleri biricik garantili ve emin yoldur.
İşte bu basit gerçekten hareketle, “HDP’ye Oy
Ver, Tiranlığa Yol Verme Girişimi’ni kurduk.
Bu girişimde yer almak için HDP’yi benimsemek
gerekmiyor.
Tiranlığa karşı olmak yeter.
Tiranlığa karşı olmak, barışı sürdürmek, barajı
yıkmaktır aynı zamanda.
Erdoğan’ın tiranlığı, Savaş’ın yeniden başlaması
demektir.
Erdoğan’ın tiranlığı, yasaların Tiranın keyfine göre
çiğnenmesi; zaten kırpılmış haklar bir yana, hukukun bile ilgası demektir.
Durum çok kritiktir.
Ve küçük bir oy oranı bile milyonlarca insanın
kadereni etkileyecektir.
Bu nedenle tüm gücümüzle 7 Haziran’da Tirana ve
Tiranlığa Hayır demek için çalışmamız; bu kritik gerçeği açıklamak için tüm
gücümüzü birleştirmemiz gerekiyor.
Girişime sen de katıl.
Tiranı Durdurmak, Barışı Sürdürmek, Barajı Aşmak İçin
Oylar HDP’ye Girişimi
E-Mail: hdpye.oyver@gmail.com
Facebook Sayfa: https://www.facebook.com/hdpyeoyver/
Facebook Grup: https://www.facebook.com/groups/hdpyeoyver/
Twitter: https://twitter.com/hdpyeoyver
Toplantı
Yeri ve Saati:
17 Nisan 2015
Cuma, saat: 17.00
Feridiye Caddesinde, No:31 Taksim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder