11 Nisan 2020 Cumartesi

Yüz binlerce hasta ve yaşlıyı boğularak ölümden, tüm yurttaşları ve yoksulları mağdur olmaktan, ülkeyi askeri bir darbeden kurtarmak için Felaketi Önleme Programı


Yaklaşan Felaket nedir?
·        Hükümetin «alan da kaçan» anlayışı, bunun için de özellikle hasta ve yaşlı nüfusun «yükü»nden virüsün özellikle yaşlı ve hastaları vurma özelliği aracılığıyla kurtulma planı
·        Ve de muhalefetin hükümete laf yetiştirme politikası, çapsızlığı ve kavrayışsızlığı
·        Yaklaşan felaketin ne olduğunu kavramayı zorlaştırmış bulunuyor.
·        Bu nedenle önce yaklaşan felaketin ne olduğu bilinmeli.
Bugünkü tedbirlerle, Ağustosa  kadar 30.000.000 (otuz milyon) insana virüs bulaşacak.
Bunun en az yüzde biri 300.000 insan yoğun bakım gerektirecek demektir.
Türkiye’deki yoğun bakım yatağı ise 30.000’dir.
Yani en az 300.000 kişi boğularak ölecek demektir. (Muhtemel rakam en az yarım milyondur.)
En acil sorun bu rakamı olabildiğince düşürüp o kadar çok insanın yaşamasını sağlamaktır.
Bunun tek yolu yoğun bakım gerektirecek hasta sayısını yoğun bakım yatağı ve solunum cihazı kapasitesinin altına düşürmektir.
Bunun da tek yolu, hastalığın yayılma hızında ani bir düşüş sağlamaktır.
Bunun da tek yolu, ülke çapında, en az bir ay, genel, kesin bir sokağa çıkma yasağıdır. (Çin’de 2 Ay sürdü)
Bunun için de ilk önce evlere kapatılan nüfusun temel ihtiyaçlarını devletin karşılaması gerekir.

10 Nisan 2020 Cuma

Üstel Büyüme ve Henüz Pandeminin Başlangıcında Bile Olmadığımıza Dair


Üstel (katlanarak, eksponansiyel) büyümeyi sezgisel olarak anlamada belli bir zorluk vardır ve bu gelen tehlikenin nasıl büyük bir tehlike olduğunu kavramayı geciktirmekte, muhalefetin de neyle karşı karşıya olunduğunu ve bunun için ne gibi bir strateji geliştirmek gerektiği gibi bir görevi ve sorunu bile atlamasına yol açmaktadır.
Bu zorluğa Almanya’da devlete tavsiye amacıyla yazılmış bir raporda bile dikkat çekildiğini görüyoruz:
(Burada Almanca Resmi bir rapordan bir bölümün resmi yer alıyor ve Almanca satırlarda şu yazıyor: “COVID-19'un ortaya çıkardığı büyük tehlikenin yakın zamana kadar görülmemesinin ana nedeni, üstel büyümeyi sezgisel olarak anlamadaki zorluktur.”)
Üstel büyümeyi insanların anlayabilmesi için verilen meşhur bir örnek vardır. Zamanın birinde bir sultan kendisine çok büyük bir iyilik yapan birine “dile benden ne dilersin” der. O da satrancın tahtalarına, hep bir sonraki kareye iki katı olmak üzere pirinç tanesi koymasını ve o kadar pirinci vermesini diler. Sultana bu çok basit bir şey gibi gelir ama hesap yapılınca ortaya çıkan rakam tasavvurun ötesindedir.

8 Nisan 2020 Çarşamba

Koronik - Korona Günleri Kroniği (Vekayinamesi) - 04 - "Sürü bağışıklığı...



KORONİK - Korona Günleri Kroniği (Vekayinamesi) – 04 - Nisan 2020
«Sürü bağışıklığı» neden bir yöntem değildir ve olamaz.
«Sürü Bağışıklığı» «yöntem» olarak neyin eşdeğeridir?
Fizikte, sosyolojide ve Politikada Eşdeğerlik İlkesi
Kavramların tarafsız olmadığı
Kavramlardaki savaş kazanılmadan demokrasi savaşının kazanılamayacağı üzerine
Demokratların yapması gereken yuvarlak değil, ucu sivri, can alıcı noktayı öne çıkaran kavramlar kullanmaktır.

7 Nisan 2020 Salı

#EnAzBirAylıkGenelSokağaÇıkmaYasağı Niçin Politik Baskının Bir Aracı Olarak Hükümetçe Kullanılamaz


Araçların ve organların yapısı ve işlevi arasında kopmaz bir bağ vardır. Örneğin çatalla çorba içemezsiniz, onun yapısı bu işleve uygun değildir ya da tersinden Kaşıkla börek yiyemezsiniz. Çünkü onun yapısı bu işleve uygun değildir.
Ancak çok istisnai durumlarda, zorunlu olduğunda başka işlevlerin araçları bir dereceye kadar başka bir işlev için kullanılabilirler. Diyelim ki bir çivi çakacaksınız ama elinizde bir çekiç yok. Bu durumda bulduğunuz bir taş parçası bu işlev için, buna uygun olmamasına rağmen kullanılabilir. Ama bunlar istisnai durumlardır.
İşlevle yapı arasındaki bu zorunlu ilişki nedeniyle, yapı bir bakıma yoğunlaşmış bir işlev olduğu için, örneğin Marks, ezilen sınıfların, ezen sınıfların egemenliğinin aracı olarak yapılanmış var olan devlet cihazını kendi öz yönetimleri ve baskıyı, sömürüyü ortadan kaldırmanın bir aracı olarak kullanamayacaklarını, bu nedenle var olan devlet cihazını PARÇALAMAK gerektiğini söylerler.
Tersinden, ezilenlerin kendi öz yönetimlerini sağlamak eşitlik ve adalet için oluşturdukları cihazları da ezen azınlıklar, egemen sınıflar kendi amaçları için kullanamazlar ve ezilenlerin bu araçlarını parçalarlar.