24 Haziran 2019 Pazartesi

Seçim Sonrası, Bir Restorasyon Sürecinin Öncesi ve Biz


Türkiye’de esas egemen devlettir, burjuvazi ya da Finans-Kapital değildir.
Kimi “Marksist” arkadaşların, devlet egemen sınıfın baskı aracıdır, egemen her zaman ancak bir sınıf olabilir diyeceklerdir.
Bu, işin temelidir elbette.
Ama sadece o kadar. Bu “temel neden ekonomiktir” demeye benzer.
Her şeyi ve hiçbir şeyi” açıklar.
Önce sosyolojik olarak ekonomik iktidar (ya da sosyal iktidar) ve politik iktidar diye ayrıma gitmek gerekir. Çünkü ekonomik ilişkiler içinde egemen sınıf konumunda olmak, politik ilişkilerde de egemen olunacağı anlamına gelmez.

21 Haziran 2019 Cuma

Öcalan’ın Stratejik Bağlamda Söylediklerini Taktik Bir Soruna İlişkin Gibi Açıklamak ve Anlamak - Bu Vesileyle Ali Kemal Özcan’ın Yaklaşımlarına İlişkin Birkaç Söz ve Belge


Sabah uyandığımda Öcalan’ın tarafsız kalın çağrısı yaptığından, HDP’nin bölünmesiden söz eden yazıları, twitleri görünce doğrusu şaşırdım.
Öcalan’ın dese dese “HDP’nin kendi organları vardır, bağımsız bir partidir, onlar kararını kendi verir” tarzından bir şeyler söyleyeceğini ama esas vurgusunu her zaman olduğu gibi stratejik yönelişlere yapacağını düşünüyordum.
Sonra haberleri daha ayrıntılı okuyunca Doç. Dr. Ali kemal Özcan isimli birinin bu yönde açıklamalar yaptığını görünce şaşırdım. Acaba yeni bir Avukatı mı diye düşündüm. Ama bir TV programında konuştuğunu öğrendim. Bu isim yabancı gelmiyordu.
Sonra bir arama yaptım. Birdenbire yıllar önce (2005) Köxüz sitesini kurduğumuzda bir ilişkimiz olduğunu, kendisinin devletçi ve milliyetçi görüşleri nedeniyle yazarlığını kestiğimizi hatırladım.
Elektronik çağındayız. Çok şey silinerek yok oluyor. Ama yine de bir şansımı deneyeyim, bir zamanlar Köxüz sitesiyle ilgili yazışmalar arasında onunla yazışmalarımız duruyor mu diye baktım. Çok şükür yazışmalar kaybolmamıştı.

16 Haziran 2019 Pazar

001 - Sözlü, Yazılı, Görsel Kültür ve Geçişleri.

Bu akşam yapılacak TV tartışması vesilesiyle, tartışmaya başka bir ışık altında bakabilmek için. Bir kaç yıl önce yapılmış bir video. düşündürücü olabilir.

31 Mayıs 2019 Cuma

Gezi Hareketinin Dersleri ve Analizi

Gezi'nin altıncı yılı vesilesiyle, birkaç gün önce "Gezi Direnişi Yazıları" adıyla basılan kitabımızı PDF ve EPUB olarak paylaşmıştık. (Şuradan indirilebilir: https://yadi.sk/d/m7xkMnsr3Jc3k3 )
Bu kitap 1 Haziran ve 29 Temmuz arasında Gezi'nin en canlı döneminde sıcağı sıcağına yazılmış yazılardan bir seçki idi. Bu seçki içinde ayrıca sonra  yazılmış birer Gezi değerlendirmesi olan iki yazı da vardı.
Sıcağı sıcağına yazılmış yazıların derlendiği kitapta bu analiz ve dersler bir fazlalık gibi duruyorlar ve pek dikkati çekmiyorlardı.
Ayrıca daha sonra başka değerlendirmeler de yapmıştık.
Bu analiz ve derslerin içinden bir seçkiyi ayrı bir derleme içinde ayrıca  toplamanın daha iyi olacağını düşündük. Okuyucu hepsini bir arada bulabilir ve bulundurabilirdi.
Aşağıda bu değerlendirmenin Sunuş ve İçindekiler'i yer alıyor.
"Gezi Hareketinin Dersleri ve Analizi" başlıklı bu kitap da yine şu adresten https://yadi.sk/d/EoCM13u0YCzgCg EPUB ve PDF olarak kolaylıkla indirilebilir.

29 Mayıs 2019 Çarşamba

Bugün istanbul Feth Edilmedi, Fars Uç Beyleri Roma-Bizans Tarafından Feth Edildi.


Bugün İstanbul'un fethi imiş. Yalan ve yanlış.
Bu tanım olayların dış görünüşüyle oyalanmaktır
Tarih'e biraz da başka bir ışık altında bakalım.
İstanbul feth edilmedi. Görünüşte (Zahiri olarak) öyledir. Gerçekte (Batıni olarak) ise tam tersi doğrudur.
Bugün Bizans, Osmanlıları Feth etmiştir.
Aslında, feth edilen feth edilmiştir.
Yani İran'ın Roma'ya (Bizans) karşı savunma için yerleştirdiği uç beylerinin İstanbul'u alması ile Roma-Bizans kendisine bir gençlik aşısı yapıp ta yirminci yüzyıla kadar yaşama olanağı ve Fars uygarlığını ta Kürdistan’ın doğusuna kadar sürme gücü bulmuştur.
Roma-Bizans, kendisini önce İslam, sonra Selçuk (yani henüz komün gelenekleri yaşayan, İbni Haldun'un tabiriyle asabiyeti yüksek toplulukların) gençlik aşılarıyla gençleşmiş Fars (İran) uygarlığı karşısındaki gerilemesini, onun sınırlarına yerleştirdiği uç beylerini feth ederek durdurdu.
“İstanbul'un fethi” denen şey, bu fethin kesinleşmesidir.