Bu yıl, tam 41 yıl sonra ilk kez, Türkiye’de 1 Mayıs’a katıldım.
10 yıl hapis, 25 yıl sürgün, bir de 12 Mart dönemi. İşte 41
yıl geçmiş.
Bu 1 Mayıs’tan izlenimlerimi yazmak isterdim zamanım
olsaydı. Belki birgün zamanım olunca yazarım. Ama şimdi en azından birini
yazmak istiyorum ve yazabilirim.
Bu 1 Mayıs’ta Devrimci
Öğrenci Birliği adıyla bir grup gördüm. Hangi politik eğilimdir bilmiyorum.
Belli ki, Deniz’in lideri olduğu Devrimci
Öğrenci Birliği’nden ilham almışlar isimlerini alırken. Bu grubun
pankartında “Buzu Kırana Yolu Açana Selam
Olsun” diye yazıyordu Deniz Gezmiş’in resminin yanında.
Bununla, genel anlamda, Deniz’in buzu kırdığını, yolu
açtığını söylediklerini sanıyorum. Evet, gerçekten de öyledir. Deniz’in tam da
yapmak istediği ve yaptığı buydu.
Taşkışla’daki kafede son olduğunu bildiğimiz son buluşmamızda
“Bu memlekette isyan geleneği yok,
birilerinin bu geleneği başlatması gerekiyor. Ben bunu yapacağım” demişti.
Ve dediğini yaptı.