“Her yiğidin bir
yoğurt yiyişi vardır.”
İsyan eden köylüler dağa çıkabilir veya dağa çıkanları
koruyabilirler.
Sömürgelerde bir “ilk
kurşun” sömürgecinin ya da beyaz adamın dokunulmazlığı ya da yenilmezliği
efsanesini yıkarak bir direnişin başlatıcısı olabilir.
Köleleşmemiş, henüz tamamıyla direnci kırılmamış toplumlarda
“göze göz, dişe diş” diyen bir
geleneğin sürdüğü toplumlarda, sert mücadele biçimleri çok daha büyük destek
bulabilir.
Ancak Türkiye’deki gibi 5000 yıldır şark despotluğunun hükmü
altında yaşamış; her umudu en kısa zamanda o devlet tarafından olmamışa
çevrilmiş ve bu tarihsel tecrübeyi bilmeden bilen insanların olduğu bir ülkede, bu yöntemler bir işe yaramazlar.